Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

17248

7 Ocak 2018 Pazar

Roberto Carlos'la Tanışma Hikayem

Arkadaşlar öncelikle merhaba. Epeydir yazacak konu bulamadığımdan, eh bir de kafa yoğunluğundan blogta yazı yazamadım. Yazılarımı seven, takip eden, özleyen falan varsa işte burdayımmm.

Bu sıralar ders çalışırken, ya da geceleri yatakta uykuya geçebilmeyi beklerken flashback tadında anılarda yolculuk yapıyorum. O kadar ayrıntıyı hatırlamaya başladım ki, artık anılarla yaşar hale geldim diyebilirim. Eh, napalım yeni bir gelişme olmuyor ki hayatımda. Şimdilik böyle idare edicez. Bu hatırladığım olaylardan bazıları ruhumu daraltırken bazıları da şizofren gibi kahkaha atmama sebep olabiliyor. İşte bugün anlatacağım anı o kahkaha attıranlardan. Umarım okurken siz de iyi vakit geçirirsiniz.

Tarih Şubat 2015 olması lazım. Hatta üşenmeyip kontrol edeyim, Fenerbahçe-Aksihar maçı tarihine denk geliyor. Yok yok merak etmeyin, öyle her önemli anıyı süper ligteki maç tarihiyle bağdaştıracak kadar fanatik değilim. Futbol seviyoruz da bana ne fenerbahçenin maçından. Evet tarihi googleladım, 23 Şubat 2015'miş. O zaman yavaştan başlayalım.

Ben bu anıyı daha önce kaleme almak istemiştim aslında. Biraz not da almıştım telefonuma, ama eski telefonda kaldı. Anıyı benimle paylaşan eski erkek arkadaşımın ekşide hesabı vardı, oraya yazalım yürür gider demiştim de üşenmiştik. Kısmet bugüneymiş. Olur da bu yazımı okursa, öncelikle özelimizi paylaşmış olduğum için ondan özür diliyorum ama tus çalışıyorum psikolojim bozuk valla bak sdhjk

Eveeet artık başlıyorum. Ben Antalya'da üniversite okudum, bilmeyeniniz yoktur sanırım. Erkek arkadaşım da İstanbul'da yaşıyor ve okuyordu. Biz de öyle ayda bir kez falan görüşüyorduk. Ben İstanbul'a gitmiştim, ordan Bursa'ya arkadaşlarımızın yanına geçmiştik, sonra İstanbul'a tekrar dönüp Antalya'ya gidecektim. Uçağın kalkacağı havaalanı Sabiha Gökçen bu arada. Köylü amı gibi üç kuruşun hesabını yapmışım, Sabiha'dan Pegasus bileti kovalamışım. Ahhhkk ahhh. Ben ki Atatürk Havalimanı'ndaki uçağı bile kaçırmış insanım (metro arızalanmıştı), senin neyine Sabiha Gökçen?? Hem de Kadıköy'de maç çıkışı trafiği saatine denk getirmişim bileti. Neyse. Taksim'den Havaş'a binip gidicem plan bu. Arkadaşımın evindeydik, nedenini hatırlayamadığım bir gerginlik yaşamıştım erkek arkadaşımla. Sonra bana arkadaşımın yanında sesini yükseltti. Ben böyle sustum yetim çocuk gibi, gözlerim dolu dolu evden çıktım. Apartmanın önünde ağlamaya başladım. "Nasıl sesini yükselttin, ben bunu hak etmedim, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ühüühühü" diye ağlıyom. Çocuk da bi şaşırdı üzüldü falan. Neyse taksime geldik, araca bindim diyo ben de gelcem böyle ayrılamayız. Hayır gelme diyorum yok diyor gelicem. Neyse geldi işte ben bi taraftan ağlıyorum, o da ağlamaya başladı. Sonra benim ağlamam bitti, o hala daha ağlıyo sjdhsjkd Tamam affettim diyorum "Hayır, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedin" diyo "Yok tamam olacak o kadar değil" vs derkeeeenn ön koltukta over Atatürkçü 2 teyzeyle Kayserili bir amcanın muhabbeti bize derdimizi unutturdu, pür dikkat onları dinlemeye başladık. Ya diyalogları ayrıntılı hatırlamayı aşşşırı isterdim ama başta seviyeli giden ufak bir kültür çatışması, 10 dk içinde büyük bir fighta dönüştü. Aaaa bir de yanlış havaalanı aracına binen bir Japon vardı otobüste. Teyzeler ona da acayip üzüldüler: "Vah kızım, vah yavrum nasıl yetişecek 1 saati kalmış, kaç liralık bileti yandı Allah bilir" Sonra şoförü darlamaya başladılar. "Şoför bey Allah rızası için şu kızı müsait bir yerde indirin, bir taksi bir şey bulsun gitsin. Garibim napacak böyle" falan diye. O esnada trafik hafiften kilitlenmeye başlamıştı. Adam başta "Yahu ben napayım duramam" diyordu, trafik yüzünden mecbur durunca araçtan indi, önde bir taksiyle olayı bağlayıp Japon ablayı bindirdi. Başta teyzeler olmak üzere hepimiz derin bir oh çektik. O esnada benim uçağın kalkmasına da bir 50 dk falan kalmıştı. Ara ara saate bakıp,  "Yok ya yetişiriz" eşiğini geçmiş, "Lan yetişiriz inşallah" evresine gelmiştik yani. Trafik öyle bir sikimce kilitlendi ki, appten bakıyoruz olacak gibi değil, şoför bunalımda, teyzeler amcaya tavır aldı "Bizimle muhatap olmayın beyefendi!"ye kadar geldi iş. Biz de oyalanmak için twitterdan maç sonucu falan bakıyoruz, Fenerbahçe Akhisar'a Kadıköy'de 2-1 mağlup olmuş. Biz de fanatik Galatasaraylıyız, aşırı sevindik tabii. TAM O ESNADA..... Yanımızdan Akhisar takım otobüsü geçti. Fotoğrafını çekip twittera attık artık neşeliyiz, ama götüm götüm uçak stresi de bizi bitiriyo bi taraftan. Neyse çookkk şükür trafik açıldı bizim şoför reyiz de yemin ediyorum 200 falan bastı galiba. Adama afakanlar geldi Cehape zihniyetli teyzelerden shdsjkdhf

Dediğim gibi o medeni konuşma, herkesin yaşam tarzına saygı duyuyoruzla başlayan olgunca sohbet nasıl kavgaya dönüştü, hatırlamayı çok isterdim ama olmuyor. Sadece konuları açıp açıp, adam tam konuşacağı sıra sürekli susturuyolardı. Adam artık yaş aldı üzüntüden shdsjkdhjkfl

VEEE HAVAALANINA GELDİKKK. Hem de Akhisar otobüsüyle aynı anda. Ben nasılsa check-inimi yapmıştım, el bagajımla geçerim diye artık biraz salmıştım ama 10 dk sonra uçak kalkacak. Tam o sırada Akhisar otobüsünden o zamanki teknik direktör Roberto Carlos indi. Biz de gittik yanına hemen shgdjhdjk Bir videomuz var, adam foto sanıyor, öyle gülümsüyor, biz gülüyoruz, ben tebrik ediyorum "Congrats" hsdjksdl Ama deli gibi gülüyoruz yani artık balatalar gevşedi ben uçağı falan sikime takmaz oldum. Neyse gittik içeri, nasılsa check-inim var, oh yetiştim falan derken görevli demez mi "Yoo, öyle bir şey yok uçağa alınmayabilirsiniz." Ulan ben o saatten sonra bir şeyi takacak kıvamda mıyım teyzelerin 2 saatlik sohbetiyle uyuşmuşum, neye ağladığımı unutmuşum, Japon kızla empati kurup kahrolmuşum, Fenerbahçe evinde kaybetmiş sevinmişim, ROBERTO CARLOS'u görmüşüm ssjdhskjdnf Beynim 15 saat ders çalışmışım gibi am kıvamında sjhskddhkjd Neyse tribi boşaymış uçağa yetiştim, ama yemin ediyorum en son ben bindim, uçak yürümeye başladı. Veeee uçuş süresi boyunca kendi kendime kıkırdadım durdum. BU DA BÖYLE BİR ANIMDIR.

Yazımı burda sonlandırıyorum, umarım mini bir keyif yaşatmışımdır sizlere. Hoşçakalın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Herkese Merhaba!

Günlükvari 16 - Nihayet Bahar!